GARİP BİR ARSA SATIŞI HİKAYESİ “Bitli baklanın kör alıcısı olurmuş.”

Allah (cc) kalbi temiz olanın, kötülük düşünmeyip iyilik yapanın her zaman yardımcısı olur. “İyiylik yap denize at Balık bilmezse Halik bilir” demişler.

Yol Hikayeleri : Mustafa Toga // 15 Nisan 2015 //          HABER: 53a

Kim derdi ki Adana Yüreğir de Şehit Erkut Akbay Mahallesi Karacaoğlan Ortaokulu’nun yanında 2808 sokatdaki  145 metre kare daha sonar 31.12.2009 yılında imara açılırken ortasından yol geçen ve 69 m ve 48 m iki parsele ayrılan arsaya alıcı çıksın. Nedense istimlak edilen 28 m yol payını belediye/devlet ne bana bildirdi nede değerini ödedi..?

1977 yılında almış olduğum bu arsayı ben gözden çıkarmıştım zaten çünkü o muhite tamamen Adana’nın dışarısından  gelen vatandaşlarımız yerleşmiş ve criminal olayların merkezi olmuş. Sık sık 10.000 polisle şafak operasyonuna tabi kalan bir yer. Eskiden bir tabir vardı Kurtulmuş bölge diye aynen öyle..! Ortaokulun duvarına Küristan sloganı yazılmış.

Ben Mustafa Balıkay (145m), Ömer Tülek (145m), Halil Çiçek (120m) ve Mevlüt Sönmez (300m) Ceyhan yolu üzerindeki eski Sümerbak Pamuklu Sanayide çalışırken yani bundan 38 sene önce satın almıştık. Buraya yerleşen insanlar her tarafa gec kondu yaparak yerleşmişler. Bizim tapulu arsalarımızı da istila etmişler. Ev yaparım diye hatta 1977 ve 1978 yıllarında arsanın emlak vergisin dahi ödemiştim.

“Elleri şans s… bizi kör S…!“

Arsadan yana şansım gümedi. Adana Sümerbank’tan arkadaşım Hüseyin Gökçeoğlu Kurttepe muhit, Pınar mahallesinden ben ise Karşıyaka Mutlu mahallesinden 1977 yılında aynı değerde arsa satın almıştık. Şehir kuzeye doğru yani baraj istikametine kaydı. Oralarda arsanın m2 si 2.000 Tl bizim arsanın olduğu muhitte 100 Tl. Şansın böyesi de görülmüş mü? Bizdeki şansa bakın anasını satayım. 

ANKARA Çankaya ile OR_AN sitesi arasında 1975 yılında almış olduğum arsa da da aynısı olmuştu . Almış olduğum 1200 m2 arsanın üzerine IKEA tesisleri kurulmuş. Hem de 50.000 m2 alana ve bizim arsayıda emlak değeri üzerinden yok pahasına 2009 yılında elimizde satın aldı şirket. Çankaya Turan Güneş Caddesi üzerindeki arsalara gidip bakın 16 katlı gökdelenler dikilmiş. Ankara’nın rantı en yüksek yerlerinden biri olmuş.

“İnsanın kalbi temiz olursa yaptığı iyiliğin biri mutlaka karşısına çıkar”

Mart ayında, bir akşam evde oturuyorum cep telefonum çaldı.

-          Alo!

-          Ben Manisa savcısı Turgut Uysal

-          Efendim?

-          Mustafa Balıkay ile mi görüşüyor um?

-          Evet.

-          Sizin Adana’da bir arsanız var mı?

-          Bilmem. Öyle bir şey vardı ama uzun yıllar gidip görmedim, yerini bile unuttum.

-          Bizim; Şahinaz hocahanım, 191 m2 bir yer satın almış senin 48 m2 lik arsayla bitişikmiş yani hisseliymiş orayı satın almak istiyor.

-          Efendim. Ne dediniz anlamadım?

-          Mustafa bey eğer arsanızı satmak isterseniz hocahanım almak istiyor. Diyorum.

-          Damdan düşme gibi oldu. Bir düşüneyim!. Sizi en kısa zamanda bu numardan ararım.

İyi olacak hastanın ayağına doktur gelirmiş. Biz böyle bir arsamız yok sayarken hem arsa bulundu hem de alıcı çıktı. Ne derler; “Bitli baklanın kör alıcısı olurmuş.”

Hemen Adana’daki 40 yıllık arkadaşım Hüseyin Gökçeoğlu’nu aradım “Şu alıcıyla bir görüşsün” diye. 

-          Gardaş..! Şahinaz hanımla görüştüm. Diyarbakır’dan 15 yıl önce Adana’ya gelmiş ve bu muhitte kiracı olarak oturuyormuş. Din dersi öğretmeni olarak görev yapıyormuş. Senin arsayla beraber 228 metre oluyormuş içine ev yapmayı düşündüğü arsası. Bu yaz tatilinde ev yapak istiyormuş böylece kiracılıktan kurtulacakmış.

-          Tamam olabilir. 48 m2 yer benimi de işime yaramaz. Kaça gidiyormuş oralarda arsaların M2 si. Emlak değerini biliyor musun?

-          100 Tl. diyorlar.

-          Ne!..

-          Yok. Vallahi olmaz. Dağın başında bile bu fiyata yer satılmaz. Arsayı 10.000 tl den bir kuruş aşağı satmam.

-          Gardaş! En iyisi sen gel buraya. Arsayı gör. Muhiti gör öyle karar ver. Satarsan bir yükten kurtulmuş olursun bence…

Salihli’den bindim otobüse 1000 km yol gidip 14 Nisan Salı sabahı saat 08.00 civarında Adana’ya geldim. Hüseyin gelip otogar dan aldı beni, evlerine gittik. Kahvaltımızı yaptıktan sonar gidip görelim şu arsa neredeymiş bakalım dedik. Önce imar planına bakmak ve emlak değerini çıkartamak için Yüreğir Belediyesine gittik.

-          Benim burada bir arsam varmış. Emlak bilgilerini çıkartır mısınız lütfen.

-          TC Numaranızı söyler misiniz?

-          Evet. Bu da 1977 de almış olduğum tapu.

-          Bir dakika. Bilgisayar kayıtlarında sizin bir eviniz var YAVUZLAR Mahallesinde.

-          Benim evim mi varmış Adana’da.

-          Bir dakika beyefendi aynı isim Mustafa Balıkay ama Diyarbakır doğumlu yok bu sen değilsin.

Yıllar önce duymuştum Adana Vergi Dairesi Müdür Muhavininin ismi de Mustafa Balıkay imiş.  “Tamam anladım” dedim.  

-          Beyefendi… Kadirlili Mustafa Balıkay adına hiç bir bilgi bulunmuyor. Herhalde bugüne kadar emlak vergisini yatırmamışsın ondan olabilir. 2009 da Yüreği merkez ilçe olduktan sonra tüm verği sistemi değişti. Bilgisayarda görebilmek için yeni tapu çıktısı lazım. Gidip Küçük Saat’in orada ki Tapu Kadostoradan yeni tapunuzu alıp getirin.

İşler çatallaştı. Önce “Hocahanımı ve arsanın yerini görelim” dedik. Doğruca Karacoğlan Ortaokuluna gittik. Kapıcıya hocahanımla görüşmek istediğimizi söyledik. Bizi öğretmenler odasına aldılar. Okul sabahçı ve öğlenci olmak üzere iki bölümden oluşuyor ve 2.000 öğrencisi var. Hocahanım sabahaçıymış onu da alarak şehri merkezinde ki KOZA OTEL’in karşısındaki tapu dairesine gittik. 7.20 tl döner sermaya makbuzunu ödeyip tapunun çıktısını alıp geri belediye ye geldik. Memur “Burda 2 ayrı tapu görülüyor biri 3 parsel 69 m2 diğeri 4 parsel 48 m2 ama her ikisinin de hiç emlak vergisi ödenmemiş. 5 yıl geriye dönük olarak bu günkü değer üzerinden vergisi cezası ile birlikte ödenecek.

-          Ben burada değildim. Yurt dışındayım ondan ödeyemedim. Dedim. Bir taraftan içim içime kemiriyor çünkü ya vergiler çok yüksek bir meblağ olursa diye. Üç kuruşluk arsaya beş kuruş ödemiyelim.

-          117 m2 arsanınızın 5 yıllık toplam emlak vergisi 112 Tl  vezneye  ödeyip gelin.

Kulaklarıma inanamadım emin olmak için “1.112 Tl mi demiştiniz?” dedim.

-          Hayır 112 Tl 

-          Peki emlak satış değeri ne kadar o halde..?

-          69 m2 olan arsanın 1.448 TL. 48m2 olanın ise 1.008 TL yani metrekaresi 19 Tl ye geliyor. Vay anasını o kadar mı ucuz buralarda arsalar.

-          Emlak vergilerini ödedim. Şimdi ne yapalım hocahanım?

-          Mustafa bey satacaksanız hemen Tapu Dairesinden rendavu alalım. Satış işlemlerini bir an önce başlatalım.

Çarşamba sabahı saat 9.30 a rendavu aldık. 2 fotograf, 1 TC kimlik fotokopisi, Emlak Değerini bildiren belgeyle beraber  müracaat ettik. Öğleden sonra saat 16.00 civarında tekrat tapuya giderek işlemleri tamamladık. Böylece arsayı hocahanıma satmış oldum.

İnşallah kalan 69 m2 arsayı da içinde iki katlı evi bulunun (tapusuz, imarsız, ruhsatsız, kaçak yapı) ve arsa payı 122 m2 olan Murat Zengel satın alır.

Salihli’ye geldim. Tam bunları düşünürken cep telefonum çaldı.

-Abi, ben Murat..! Adana’da ki arsa komşun. Telefonunu hocahımdam aldım. Bende senin parseli satın almak istiyorum ama bu sıralar çok sıkkınım, elim açılınca seni ararım. Tamam mı?!

-Tamam Murta bey, isabet olur.

İnşallah, bekleyelim görelim...