MUŞ’TA FEDAKAR ÖĞRETMEN 18 ÖĞRENCİSİNİ SOBA YAKARAK ISITIYOR 

Dağ köyünün fedakar öğretmeni soba yakarak ısıttığı sınıfta öğrencileri geleceğe hazırlıyor

Muş-TÜRKİYE
24 Kasım 2025 // Salihli İstiklal Gazete// 2436V //

 

Muş'un en ücra köylerinden birinde 3 yıl önce göreve başlayan sınıf öğretmeni Tuğba Çökdel, sobalı sınıfta 18 öğrencisini iyi şekilde geleceğe hazırlamaya çalışıyor.

 

Osmaniye'de yaşayan sınıf öğretmeni Çökdel, 3 yıl önce il merkezine 35 kilometre uzaklıktaki Dumlusu köyüne atandı.

Okulun tek öğretmeni olarak göreve başlayan Çökdel, birleştirilmiş sınıfta öğrencilerin eğitimine katkı sağlamak için yoğun çaba sarf ediyor.

Çökdel, dağın yamacında kurulu köy okuluna servisle gelip, ardından soba yakarak ısıttığı sınıfta 18 öğrencisi için sıcak bir eğitim ortamı oluşturuyor.

**********************************************************

BİRİNCİ KUŞAK GELECEK İÇİN NE DÜŞÜNÜYOR?
MEHMET ARIKAN İLE SÖYLEŞİ

Kendinizi kısaca tanıtır mısınız? Avrupa’ya işçi olarak ne zaman geldiniz?

MEHMET ARIKAN: Kırşehir doğumluyum. Kırşehir’den, bozkırın tezenesinden kopup en nihayet hiç bitmeyecek bir gurbet hayatına başlamak üzere 20 Mart 1968 tarihinde Hollanda’ya geldim. Dört çocuğumla birlikte Rotterdam yaşıyorum.

İlk önce hangi ülkeye geldiniz?

MEHMET ARIKAN: Hollanda’ya geldim. Hollanda’ya gelirken on dan fazla Avrupa ülkesini de görme şansım oldu. İlk ve son durak Hollanda oldu.

Çalıştığınız ülkelerden ve fabrikalardan biraz bahseder misiniz?

MEHMET ARIKAN: Bildiğiniz üzere Hollanda denince akla yağmur geliyor, soğuk geliyor. Eskisi gibi soğuklar şimdi yok. Ama yağmurun akşamı, sabahı belli değil onun için koltuğumun altında hep şemşiye ile dolaşırım. Çalıştığım işyerlerine gelince Schiedam Glas Fabrikasında, R’dam Droogdok gemi fabrikasında çalıştım. Daha sonrada Delft Kablo fabrikasına girdim, bir sürede inşaatlarda çalıştım. Bu arada şunuda ilave edeyim uzun süre Rotterdam Gültepe Camii de berberlik yaptım. Şimdi çalışmıyorum devlet veriyor ben yiyorum. Arkadaşlarla caminin kantininde buluşup sohbet ediyoruz, çok iyiyiz.

Yabancı dil bilmediğiniz halde nasıl anlaştınız Avrupalılarla?

MEHMET ARIKAN: Eski Hollandalılar çok iyidi. Bambaşaklardı elimizden tutup istediğimiz adrese götürüyorlardı, bize iş buluyorlardı. Şimdikiler bir şey sorduğumuzda dönüp bakmıyorlar bile. Nasıl mı anlaşıyorduk ? El kol hareketleriyle. Dükkandan bir şey alacaksak parmağımızla işaret ediyoduk yada komik komik hareketler yaparak anlatmaya çalışıyorduk.



İlk geldiğiniz yıllarda Türkiye’ye dönmeyi hiç düşündünüz mü?

MEHMET ARIKAN: Amacımız biraz para kazanmaktı, ayıptır söylemesi bir çift öküz parası kazanıp dönelim diyorduk. Derken memleketten buralara eş dost gelmeye başladı, sonrada buraları yurt tuttuk. Bir süre sonrada eşlerimizi çocuklarımızı getirmeye başladık, anlayacağınız dönmeyi unuttup buralara yerleştik.

Son soruyu eşinize sormak istiyorum. Avrupa’ya ilk geldiğinizde neler yaşadınız (veya yaşamış)?

MEHMET ARIKAN: Hanım Hollanda’ya geç geldiği için pek zorluk çekmedi. Tüm zorluğu biz erkekler çekti.

Burada bakım evinde kalmak ister misiniz? Kalmak istemezseniz neden?

MEHMET ARIKAN: Birinci kuşak insanlarımız çoğunlu 65 yaşını geçti. Ben şahsen huzur evinde kalmayı hiç düşünmedim. Hala gözümde Türkiye’ye dönmek var. Türkiye’de bakım evine gider misin derseniz o durum başka onu o gün geldiğinde düşünürüm. Eğer burda kalırsam çocuklarıma yakın bir evde oturmayı ve onlar tarafından bakılmayı tercih ediyorum.

Çocuklarınızın size bakacağına inanıyor musunuz?

MEHMET ARIKAN: Umut ediyorum. Hatta şuan bile küçük oğlum banyomu yaptırıyor. Bir dediğimi iki ettirmiyor. Allah herkese hayıtlı evlat nasip eylesin.


Röportaj: Mustafa Toga / 2010
Fotoğraf: Ömer Yalın
................................................................................

Platform Dergisi :
Hollanda Genelinde Dağıtım Yapılan, Aylık Türkçe Dergi.
www.platformmedia.nl
Kadın Dergisi :
Hollanda'da Aylık Yayımlanan Tek Türkçe Kadın Dergisi.